• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası
Ziyaret Bilgileri
Aktif Ziyaretçi1
Bugün Toplam8
Toplam Ziyaret240511
Acıbademdeki Kadıköydeki Psikologlar Pedagoglar
ÇOCUK VE ERGENLERDE BAĞIMLILIK VE KURTULMA

Aile Evlilik Danışmanı Filiz Gülgör
- HER ÜZÜNTÜ DEPRESYON DEĞİLDİR -

Aile Psikologlar Çocuk Pedagoglar 0544-7243650
Öğrenci Koçu Kimdir? Hangi Durumlarda Öğrenci Koçuna Gidilmelidir?

Aile ve Çift Danışmanı Psikologataknşahin 05057675885
- Mutlu Evliliğin Sırları Nelerdir -

aile ve çift danışmanı sinem sayışman 05333738123
METROPOLİTAN OKUL OLGUNLUK TESTİ

Bireysel Aile Psikolog Fulya Beyribey +90 (546) 932 46 24
ÇOCUK VE ERGENLERDE OBSESİF KOMPULSİF BOZUKLUK

Dr. Mehmet A. Eroğlu Yaşam-Eğitim Koçu 0544 7243650
İkigai

evlilik cinsel terapist nesrin örek 05057675885
Cinsel isteksizlik nasıl ele alınmalı ve tedavi edilmelir?

istanbul aile evlilik kocu 0532 158 35 55
5 Yaş Çocuğu

istanbuldanışmanlık ve koçluk merkezi psikologpedagog 05057675885
OTİZM

İstanbul Psikolojik Danışman Ahmet Töremen 0533 373 81 23
Problemi çözmek mi tanımak mı?

istanbul yaşam koçu 05321583555
KENDİNİ GERÇEKLEŞTİREN KEHANET

Kişisel gelişim testleri 0505 767 5885
- Başkalarıyla Yaşayabilme Testi -

Nesrin Örek Aile,Evlilik,Cinsellik Danışmanı
BOŞANMA VE STRES,Boşanmak Üzere olan Aileler ve Çocukları

Profesyonel Koç Kubilay Göksel Eren
HAYAT SİZİ DEĞİL,SİZ HAYATI YÖNETİN

Psikolog Nagehan Erçakar
PSİKOLOG VE PSİKİYATRİST KİMDİR?

Psikolog Ahmet Kurnaz İstanbul Bakırköy 0533 3738123
DEPRESYON

PSİKOLOG BARIŞ YILMAZ 0531 743 25 05
- ANLAŞILMAK İSTEYEN KADIN NE YAPMALI –

Psikolog Buse Yeğin
YEME BOZUKLUĞU NEDİR?

Psikolog Çağla Tekeli 0216-3476003
Yaşlandıkça Kişide Ne Tür Değişimler Olur?

Psikolog Esra Gökcen 0216-3476003
Bireysel Koçluk Nedir? Hangi Durumlarda Koçluk Hizmeti Alınmalıdır?

psikolog pedagog aile ve çift terapisi
Dr. Psk. Aile Evlilik Çift Danışmanı Ekrem ÇULFA hakkında yazılan yorum, tavsiye, öneri ve faydalar

Psikolojik Danışman FURKAN ÇULFA 05057675885
Verimli Ders Çalışma için 10 Madde

Sosyolog Merve Ege tel 0505 767 5885
İntihar

Uzman Klinik Psikolog Hatice Büşra KARA 05557493919
PANDEMİ DÖNEMİ ETKİLERİ

Uzman Klinik Psikolog Şakir ERNAS
Kendi Varlığını Duyurma Haykırışı: Saldırganlık ve Kızgınlık

Uzman Klinik Psikolog Pedagog Betül Baltaci 0533 373 81 23
Çocuklarda sınav kaygısı

Uzman Klinik Psikolog Pedagog Gülten Demirdöven 0533 373 81 23 Cep Whatsapp
EVLİLİK VE İLİŞKİ TERAPİSİ NEDİR? EVLİLİK TERAPİSTİ KİMDİR?

Uzman Klinik Psikolog Pegadag Çocuk Ergen Psikoloğu Gülten Demirdöven
BOŞANMALAR ÇOCUKLARI NASIL ETKİLİYOR?

uzman klinik psikolog sabiha ışık 05333738123
Psikolog Adayları İçin Staj Yapmanın ve Süpervizyon Almanın Faydaları

Uzman Psikolog Gülşah Babaoğlu
Profesyonel yardım alanların ve bu desteği veren Çocuk Ergen Psikologu, Çocuk Ergen Pedagogu 3

Uzman Psikolog Hakan ÖZBAYİS-0533 373 8123
Hamilelik Mükemmeldir

Uzman Psikolog Başak Durmaz 0544-7243650
Ergen Psikoloğu ve Yetişkin Psikoloğu Başak Durmaz

Uzman Psikolog H.Mert ÖZAYDIN 0533 373 81 23
DEPRESYON,OBSESİF KOMPULSİF BOZUKLUK,YAYGIN ANKSİYETE BOZUKLUĞU,STRES,UYUM BOZUKLUĞU

Uzman Psikolog Uzman Pedagog 0533-3738123
6-12 Ay Çocuk Gelişimi ve 6-12 ay Çocuk Psikolojisi

Uzman Psikolog Uzman Pedagog istanbul 0533-373-81-23
Çocuklarda Özgüven Eksikliği ve Çekingenlik

Yasam Koçu Öğrenci Koçu SİNAN SEYFİ YETKİNER
İSTİFÇİLİK BOZUKLUĞU

Yaşam,Öğrenci Koçu Ayşim Akpınar Çulfa 05333738123
Ebeveynler Çocuklarının Karne Notları İle ilgili Nasıl Bir Tutum İçinde Olmalılar?

YAŞAM VE AİLE KOÇU DİLRUBA GÜNDÜZ 05301642034
ANNE OLMAK MI? YOKSA KADIN OLARAK KİŞİSEL KİMLİĞİNİZ Mİ?

Yüksel Köksal Yaşam Koçu 05354336620
VERİMLİ DERS ÇALIŞMA VE SINAVLARDA BAŞARILI OLMA BECERİLERİ

Site Haritası
Öğrenci Koçu İstanbul İletişim 0544-724 36 50
Öğrenci Koçu,Yaşam Koçu,Aile Koçu 0216-3476003

İstanbuldaki Yaşam Koçları Öğrenci Koçları 0544-7243650

İstanbul Psikiyatrist Adresleri Telefonları 0544-7243650

DEPRESYON,OBSESİF KOMPULSİF BOZUKLUK,YAYGIN ANKSİYETE BOZUKLUĞU,STRES,UYUM BOZUKLUĞU
Psikolog Pedagog Aile Terapisti Randevu

psikolog dr çoçuk psikoloğu evlılık danısmanı çoçuk psikolojisi psikoterapi merkezleri terapi psıkolojık sorunlar çocuk psikiyatri psıkolojık danısmanlık pedagoji

pedegog pedagog  

çocuk psikoloğu

çoçuk psikiyatrisi

psıkıyatrı

evlılık terapıstı

pedagoglar

online terapi

psikolg

piskoloji çift terapisi

piskiyatri

bebek psikolojisi

kekemelik

psikiyatris çift terapisti pskolok anadolu yakası psikologlar

psikolog doktor

anadolu yakası psikolog en iyi psikolog klinik psikolog psikolog doktorlar psikolog danışma psikolog ücretleri psikolog doktorları onlıne psikolog pendik psikolog psikolog doktoru devlet hastanesi psikolog şişli psikolog ataşehir psikolog psikolog anadolu yakası psikolog fiyatları ümraniye psikolog psikolog testi psikolog dr psikiyatri merkezleri istanbul psikiyatri merkezleri psikiyatri merkezleri istanbul psikiyatri hastaneleri psikiyatri ücretleri özel psikiyatri hastaneleri psikiyatri hastalıkları çocuk psikiyatri hastaneleri psikiyatri hastanesi psikiyatri doktoru psikiyatri randevu nöron psikiyatr ipsikiyatri doktorları yedikule psikiyatri psikiyatrist istanbul istanbul psikiyatri psikiyatri merkezi istanbul psikiyatri istanbul psikiyatri doktorları istanbul psikologlar istanbul istanbul psikiyatrist istanbul psikiyatri doktorları istanbul psikologlar psikolog istanbul anadolu yakası psikolojik danışmanlık merkezleri psikolojik yardım psikolojik psikolojik danışma merkezi psikolojik hastaliklar psikolojik terapi psikolojik danışma ve rehberlik psikolojik danışman psikolojik tedavi yöntemleri aile terapisti bakırköy aile danışmanları aile danışmanlık merkezi aile ve evlilik terapisi aile psikolojik danışmanlık aile danışma merkezleri evlilik ve aile terapisi aile terapistleri aile danışmanı aile danışma merkezi aile psikoloğu istanbul evlilik terapistleri evlilik terapileri enstitüsü evlilik psikoloğu evlilik terapi evlilik merkezi evlilik danışmanları mutlu evlilik evlilik danışmanı bakırköy evlilik danışma merkezi evlilik danışmanlığı evlilik terapisi istanbul evlilik problemleri evlilik terapistleri istanbul evlilik sorunları evlilik danışmanı istanbu lilişki terapisti evlilik danışmanlığı evlilik danışmanlığı istanbul ücretsiz psikolojik destek psikolojik destek hattı sanal psikolojik destek psıkolojık destek bedava psikolojik destek evlilik terapisti bakırköy evlilik terapisti selin karacehennem aile danışmanlığı evlilik ve aile danışmanlığı cinsel terapi cinsel terapist cinsel psikolog cinsel sorunlar cinsel terapist istanbul psikoloji testi psikoloji testleri psikoloji merkezleri cocuk psikoloji sosyal psikoloji psikoloji doktoru psikoloji forum psikoloji derneği psikoloji dergileri psikoloji sta jkim psikoloji psikiyatrist doktorlar psikiyatrist nediren iyi psikiyatrist psikiyatrist ücretler psikiyatrist bakırköy

Koçluk Eğitimleri 0544-7243650
istanbul avrupa yakası anadolu yakası

psikolog dr çoçuk psikoloğu evlılık danısmanı çoçuk psikolojisi psikoterapi merkezleri terapi psıkolojık sorunlar çocuk psikiyatri psıkolojık danısmanlık pedagoji

pedegog pedagog  

çocuk psikoloğu

çoçuk psikiyatrisi

psıkıyatrı

evlılık terapıstı

pedagoglar

online terapi

psikolg

piskoloji çift terapisi

piskiyatri

bebek psikolojisi

kekemelik

psikiyatris çift terapisti pskolok anadolu yakası psikologlar

psikolog doktor

anadolu yakası psikolog en iyi psikolog klinik psikolog psikolog doktorlar psikolog danışma psikolog ücretleri psikolog doktorları onlıne psikolog pendik psikolog psikolog doktoru devlet hastanesi psikolog şişli psikolog ataşehir psikolog psikolog anadolu yakası psikolog fiyatları ümraniye psikolog psikolog testi psikolog dr psikiyatri merkezleri istanbul psikiyatri merkezleri psikiyatri merkezleri istanbul psikiyatri hastaneleri psikiyatri ücretleri özel psikiyatri hastaneleri psikiyatri hastalıkları çocuk psikiyatri hastaneleri psikiyatri hastanesi psikiyatri doktoru psikiyatri randevu nöron psikiyatr ipsikiyatri doktorları yedikule psikiyatri psikiyatrist istanbul istanbul psikiyatri psikiyatri merkezi istanbul psikiyatri istanbul psikiyatri doktorları istanbul psikologlar istanbul istanbul psikiyatrist istanbul psikiyatri doktorları istanbul psikologlar psikolog istanbul anadolu yakası psikolojik danışmanlık merkezleri psikolojik yardım psikolojik psikolojik danışma merkezi psikolojik hastaliklar psikolojik terapi psikolojik danışma ve rehberlik psikolojik danışman psikolojik tedavi yöntemleri aile terapisti bakırköy aile danışmanları aile danışmanlık merkezi aile ve evlilik terapisi aile psikolojik danışmanlık aile danışma merkezleri evlilik ve aile terapisi aile terapistleri aile danışmanı aile danışma merkezi aile psikoloğu istanbul evlilik terapistleri evlilik terapileri enstitüsü evlilik psikoloğu evlilik terapi evlilik merkezi evlilik danışmanları mutlu evlilik evlilik danışmanı bakırköy evlilik danışma merkezi evlilik danışmanlığı evlilik terapisi istanbul evlilik problemleri evlilik terapistleri istanbul evlilik sorunları evlilik danışmanı istanbu lilişki terapisti evlilik danışmanlığı evlilik danışmanlığı istanbul ücretsiz psikolojik destek psikolojik destek hattı sanal psikolojik destek psıkolojık destek bedava psikolojik destek evlilik terapisti bakırköy evlilik terapisti selin karacehennem aile danışmanlığı evlilik ve aile danışmanlığı cinsel terapi cinsel terapist cinsel psikolog cinsel sorunlar cinsel terapist istanbul psikoloji testi psikoloji testleri psikoloji merkezleri cocuk psikoloji sosyal psikoloji psikoloji doktoru psikoloji forum psikoloji derneği psikoloji dergileri psikoloji sta jkim psikoloji psikiyatrist doktorlar psikiyatrist nediren iyi psikiyatrist psikiyatrist ücretler psikiyatrist bakırköy

uzman klinik psikolog sabiha ışık 05333738123
sabihaisik@outlook.com
Duygusal istikrar (Rezilyans) nedir?
08/02/2022

Duygusal istikrar (Rezilyans) nedir?

Hepimiz hayatımızda iyi ya da kötü hadiseler yaşıyoruz. Bazı durumlar bazı karşılaştığımız şeyler, aldığımız haberler, içinden geçtiğimiz durumlar bizde olumlu ya da olumsuz duygular oluşturabiliyor. Çeşitli duygulanımlar yaratabiliyor. Mesela diyelim piyangodan para kazandınız. Şu anda duyduğunuzda bile içiniz bir tuhaf olmalı. Böyle enteresan bir coşku, sevinç hali kaplar bir anda sizi. Fakat bir süre sonra yine normal hayatınıza dönersiniz. Veya mutluluk ile ilgili araştırmalarda çok gösterilmiş başına çok kötü, çok iyi şeyler gelen insanlar bile birkaç ay sonra aynı mutluluk düzeyine geliyorlar. Biz bir süre sonra normal halimize geri döneriz. Çok büyük sevinçler bile bütün ömrümüzü kaplayacak kadar uzun sürmez. Tam tersi de geçerli. Kötü bir hadise yaşadınız, başınıza olumsuz bir şey geldi, para kaybettiniz hatta sevdiğiniz birini yitirdiniz, maalesef vefat etti diyelim. Bunlar çok önemli olumsuz duygulanımlar yaratan, yas duyguları yaratan durumlar olabilir. Ama makul bir süre sonunda yine psikolojik düzeneği normal çalışan insanlar belli bir süre sonra normal işlevsel duygulanımlarına geri dönebiliyorlar. Ama bazı durumlarda çok küçük de olsa olumlu ya da olumsuz duygulanımlar yaratan hadiselerden sonra bazı insanlar çok uzun süre geçse bile normale dönemeyebiliyorlar. İşte bu normale dönebilme becerisine rezilyans ya da duygusal istikrar diyoruz. İstikrar kelimesi Arapça kararlılık kökeninden geliyor. Mesela bir sarkaç düşünelim. Çekip bıraktığınızda salladığınızda yer çekiminin etkisiyle sürtünme kuvvetinin de katkısıyla sallanır, sallanır ve bir süre sonra tekrar itmezseniz gelip bir orta noktada durur. Sarkacın bu noktadaki haline sarkacın istikrarlı hali, durağan noktası denir ve her sarkaç eninde sonunda gelip durağan noktada bir istikrara kavuşur. Ama güç verdiğinizde istikrarını bozarsanız o sürtünme kuvveti onu durdurana kadar sarkaç sallanmaya devam eder. Bizim işlevsel yani günlük hayatımızda normal diye tabir ettiğimiz, günlük hayatla başa çıkmamızı sağlayan duygusal yelpazemiz bizim sarkacımızın durağan halini temsil etsin diyelim, olumlu ya da olumsuz bir hadise yaşadığımızda ise sarkacımız sağ ya da sola doğru çekilip sallanmış olsun. Şimdi normalde fizik kurallarının geçerli olduğu, herhangi bir bozucu unsurun olmadığı zamanlarda bu sarkaç gelip durur. Niye durur? Uzayda değiliz, boşlukta değiliz, doğal kuvvetler vardır mesela sürtünme kuvveti falan gibi şeyler dedim ya onlar sarkacı neticede durdur. Normal dünyada istikrar hali hep dönüp dolaşıp geldiğimiz yerdir ve bunun makul bir süresi vardır. Duygusal durumumuz da böyle. Bizi bir şeyler üzebilir, bir şeyler sevindirebilir ama bizim bir süre sonra o ekstrem uç hallerden çıkıp tekrar normal duygusal halimize dönmemiz, normal yaşamsal işlevlerimizi sürdürebilmemiz için gerekli. Peki sevindiniz ya da üzüldünüz. Bizi normale döndüren şey nedir? Eski halimize geri döndüren o sürtünme kuvvetine benzeyen şey nedir? Bizim beynimiz sadece duygusal dürtüsel sistemlerden oluşmuyor. Eğer öyle olsaydı sürüngenler gibi yaşardık. İnsanda aşırı gelişmiş üst beyin ve ön beyin diye yapılar var. Özellikle ön beyinin özel bir bölgesi bu duygusal sistemimiz üzerine frenleyici ve düzenleyici bir kontrol işlevi görüyor. Bu bölgenin yaptığı şeylerden bir tanesi biz aşırı duygulanımlar yaşadığımızda devreye giriyor. Bir nevi yavaşlatıcı, kontrol edici ve frenleyici sinyalleri bizim duygusal bölgemize göndererek oranın çok aşırı coşmasını engelliyor. Yani basit bir şey olduğunda sevinçten deliye dönmemizi ya da ok kötü bir şey olduğunda kendimizi öldürmemizi engelliyor. Bu bilinci kısmımızın bizim duygusal sistemimize uyguladığı kontrol. Neticede biz duygusal olarak sağa sola savrulduğumuzda bu sistem diyor ki “e tamam eğlendin ettin sevindin ya da üzüldün ağladın tamam hadi gel normale dönelim”. Eğer bu devre doğru çalışıyorsa hiçbir şey bizi kolay kolay yıkmıyor. Yıldırmıyor. Ya da sevinçten aklımızı kaybetmiyoruz. Bir şeylere seviniyoruz sonra aklımızı başımıza toplayıp hayatımıza geri dönebiliyoruz. Ama bazı insanlar bunu bu kadar kolay başaramıyorlar. Özellikle negatif duygulanımlar oluşturan yani kötü hadiseler yaşadıklarında bu kötü hadiselerin etkisinden çok uzunca bir zaman kurtulamıyorlar. Hatta eğer profesyonel bir müdahale olmazsa tekrar hayatlarını toparlayıp da normal günlük işlerini bile yapamayacak hale gelebiliyorlar. Mesela depresyona girebiliyorlar, tükenmişlik sendromu yaşayabiliyorlar, çok çeşitli başka melankoli vari farklı psikolojik durumlara girip çıkabiliyorlar. Bu insanlar için bugün özellikle pozitif psikoloji alanında kullandığımız rezilyans yetmezliği bu durumdan geliyor. Yani duygusal istikrarın kaybı. Peki bu kayıp neden oluyor? Beynimizin bağlantılarının oluşmasının bazı temel kuralları var. Bu kurallardan bir tanesi de kullan ya da kaybet. Şimdi bu sürtünme kuvvetine benzettiğimiz frenleme hikayesi aslında beyindeki elektrik kablosu gibi devrelerin bir yerden bir yere sinyal götürmesi ile alakalı. Siz bu devreyi hiç kullanmazsanız ya da yeterince bu devrelere antrenman yaptırmazsanız beyinin özelliği şu bu devreler yavaş yavaş zayıflamaya başlıyor. İnceliyor. Yavaşlıyor ve görevini gittikçe daha az verimle yapabilir hale geliyor. Yıllarca bu devreler iyi çalışmazsa bunun sonucunda bu devreler zayıflarsa bizi duygusal istikrara geri getirecek olan sistem iyi çalışmazsa bu durumda her şey yolunda giderken paramız sağlığımız yerindeyken belki pek bir şey hissetmeyiz. Ama en ufak kötü bir şey olduğunda ya da bizi böyle günlük hayatımızdan dikkatimizi başka bir yere çekecek başka olumlu bir hadise de olduğunda bizim bir anda dikkatimiz çok uzun süre dağılabilir. Kafamızı toparlayamayabiliriz. Eski ruh halimize geri dönemeyebiliriz. Dolayısı ile burada eğer bir insanın duygusal istikrarını yitirmesinden söz ediyorsak beyninde aslında zayıflamış bir takım devrelerden bahsediyor olmamız gerek. Tabii ki bunun tedavisinde ne yapacağız? Düzeltilmesi için ne lazım? O devrelerin toparlanması, tekrar güçlendirilmesi lazım. Aynen bugün pozitif psikoloji alanında bir insan nasıl iyi olur, kendini nasıl mutlu hisseder araştırmalarında bu duygusal istikrar meselesi tam ortada bir şekilde karşımıza çıkıyor. Çünkü modern hayatta insanların birçoğunda azımsanamayacak kadar bir kısmında bu devrenin artık daha az çalıştığını görüyoruz. Peki bunun sebepleri neler olabilir? Neden normalde binlerce yıldır atalarımızın gayet duygusal olarak istikrarlı yaşadığı bir dünyada biz bugün bir elimiz yağda bir elimiz balda niye böyle kendimizi kaybediyoruz? Niye aklımızı kaybediyoruz kötü ya da iyi bir şey olduğunda? Niye birçoğumuz normale dönemiyoruz? Bir düşünelim. Bu duygusal istikrar devresini en fazla ne zaman çalıştırırsınız? Hayatımızda olumlu ya da olumsuz dalgalanmalar ne kadar çoksa, erken yaşlarınızda bunlarla yüz yüze gelmeyi, bunlarla mücadele etmeyi, bunlarla baş etmeyi, bunların üstesinden gelmeyi ne kadar çok deneyimlerseniz bu devreler o kadar çok antrenman yapacaktır. Mesela çocukları aman ayağı taşa değmesin, aman yere düşmesin, okulda sıkıntı çekmesin gibi büyüttüğümüz zaman en fazla duygusal istikrar kaybı yaşayan böyle büyütülen insanlar oluyor. Özellikle hayatın ilk 6-7 yılında yani yaşamın erken devirlerinde çocuklarımızı çok yalıtarak korunaklı büyütürsek bu devreler gelişmez. Ya da çocuklarımızı hayatla birebir karşılaştırmak yerine dersle, aktiviteyle, çeşitli spor kurs gibi şeylerle meşgul etmeyi tercih ediyorsak çocukların gerçek hayata karşı devreleri bir türlü gelişemeyebiliyor. Biz bugün refah seviyeleri yüksek kentli ailelerin çocuklarında biraz daha sık karşılaştığımız bu durum muhtemelen ileride daha da çok görülen bir sorun haline gelecek.

Duygusal istikrar problemi varsa bunu nasıl anlayacağız?

Günümüzde beyin görüntüleme teknikleri ile mümkün olabiliyor. Duygusal istikrar yeteneği düşük bir insanın ön beyninde düşük, amigdala gibi duygusal tepkilerimizi yöneten bölgelerde ise normalden yüksek aktivite görülüyor. Peki bu tetkikler olmadan nasıl anlayabiliriz? Kendimizin anlaması biraz zor. Etrafımızdaki insanların bizim hakkımızda söylediklerine biraz kulak vererek ne durumda olduğumuzu anlayabiliriz. Bozucu, değiştirici, etkileyici duygulanımlara çok uzun süre rutinlerini değiştirmek pahasına yanıt veren ya da o duygulanımlar içerisinde savrulan kişilerde duygusal istikrar yeteneğinin azaldığını söyleyebiliriz. Çevrenizde böyle kişiler var ise lütfen hemen müdahale etmeyin. Bu sizin onarabileceğiniz bir şey değil. Bazı taktikler verebilirsiniz ve önerilerde bulunabilirsiniz.

Duygusal istikrarımızı nasıl kuvvetlendiririz? İstikrar kaybından kendimizi nasıl koruyabiliriz?

Az yemek, egzersiz yapmak, iyi sosyal ilişkiler kurmak, stresimizi yönetmek, sınırlarımızı zorlamak. Bu beş maddeye ne kadar uygun yaşayabiliyorsak duygusal istikrarımız da o derece yerinde ve işlevsel olacaktır.

Hayata dair insan ne ister? Hayatta harekete geçebilmek için olumsuz koşullardan sıyrılabilmek için en çok neye ihtiyacımız var sorusunun direkt yanıtından bir tanesi umut dediğimiz bir beklenti. Hayattan umudumuz olmadığı zaman, ileriye umutlu adımlar atamadığımız zaman, hayatımızı böyle bir rutine oturtamadığımızda maalesef bozucu etkenlerden çok fazla etkilenebiliyoruz. Önümüze çıkan ilk engelde çöküp ağlayıp sızlamaya başlayabiliyoruz. Umut dışarıdan verilebilen bir şey değildir. Bizim kararlarımız, hayata bakışımız, hayata verdiğimiz anlamla ilgili bir meseledir. Dolayısı ile umudu üretmek için mesai ayırmak duygusal istikrarı destekleyen çok önemli koşullardan biridir. Bir hedefiniz, bir umudunuz var ise bozucu etkenleri elinizin tersi ile iterek yolunuza devam konusunda daha fazla enerji bulabilirsiniz.  Maalesef olumsuz şeyler yaşadığımızda şöyle bir zihin haline girebiliyoruz, beyinlerimiz diğer bütün canlıların beyinleri gibi önce olumsuzu görmeye odaklandığı, bu sayede bizi vahşi doğada hayatta tutabildiği için önce kötüyü görmeye programlıdır. Kötü olan bir durumda iyi bir şeyi görebilmek için iradi olarak zihninizi o tarafa odaklayabilmeniz gerekir. Yani fırsatı, faydayı, olası yeni çözümleri görmek için zihinsel dikkati o tarafa bile isteye yöneltmeniz, bunun üzerine çalışmanız gerekir. Kendi haline bırakırsanız bu zihni dikkati olası en kötüye kilitleyecek ve sizi ondan korumaya çalışacaktır. Olumsuz durumlarda işin içinden çıkabilmenin tek yolu o konun tek o olumsuzluktan oluşmadığını, onun etrafında çeşitli çıkış yolları ve fırsatlar olabildiğini görebilmektir ama bu baya baya iradi bir çalışma gerektiriyor. Bunun için çok basit bir cümle kalıbı vardır. Pandemi döneminde herkese önerdiğim bir egzersiz vardı. Mesela okulum kapandı, işe gidemiyorum gibi problemlerin sonuna ama getirmek. Okulum kapandı ama …. Gibi. Olumsuz bir cümleye ama eklersek olumlu bir cümleyle devam etmemiz gerekir. Her olumsuz koşulun ama ile ona bağlanan olumlu bir tarafı olduğunu bu şekilde rahatlıkla görebilirsiniz. Bu görüldükten sonra da adımlarınızın yavaş yavaş oraya dönmeye başladığını fark edersiniz. Bununla alakalı bir başka taktik, lütfen kötü alışkanlıklarınızı bırakın. İlk sırada şikayet etme alışkanlığı. Şikayet eden insan harekete geçemez. Şikayet etme maalesef bir bağımlılıktır çünkü şikayet etmek kendince haz veren bir şeydir. Şikayet ettiğinizde suçu dışarıya, şartlara, ekonomiye, siyasilere, anneye, babaya, zamana, coğrafyaya herhangi bir şeye atabilirsiniz. Attığınız zaman da mevzu sizden düşer. Şikayet ede ede yan gelip yatıp hayatın acısını sindire sindire çekmeye devam etmek isteyebilirsiniz ama bu kendi hayatımızı tasarlarken çok iyi bir seçenek değil. Şikayet etmediğimizde yerine cesaret gelir. Cesur insanlar harekete geçer ve duygusal istikrar otomatikman yükselir. Şikayet kendi kendimizi sabote etmenin yoludur.

Motivasyon engelleri aşmamızı sağlayan ikinci güçtür. Motivasyonu sağlayacak olan da amaçlarımız, umudumuzdur. Hayatın bizim için olan anlamı da buna dahil. Yaşadığımız şeyi niye yaşıyoruz? Yaptığımız şeyi neden yapıyoruz? Bunları sorguluyor muyuz? Lütfen bu sorulara bir alan ayıralım. Bu hayat bizim hayatımız. Bir kere hayata geliyoruz. Bunların nedenlerini bulduğumuzda duygusal istikrarımız da sağlam bir şekilde durmuş olur.

Ne yaşarsan yaşa bu da geçer. Eskilerin dediği gibi. Bunu da unutmamak lazım. En iyi şey de, en kötü şey de geçecek. Her şey geçecek. Geçici dünyada hiçbir şey kalıcı hasar vermeyecek. Sonsuza kadar mutsuz kalacağım, sonsuza kadar sinirli kalacağım diye bir şey yok. Enteresan takıntılardan kurtulmanın en önemli yolu her şeyin geçeceğini bilmektir. Yani çok ta şey yapmamak lazım.

 

Klinik Psikolog Sabiha IŞIK



256 kez okundu. Yazarlar

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

Yazarın diğer yazıları

Psikolog Adayları İçin Staj Yapmanın ve Süpervizyon Almanın Faydaları - 18/02/2022
Yılda 5000’den fazla psikolog mezun oluyor. Yeni başlayan psikologlar için iş seçenekleri çok sınırlı. Bu durum pek çok meslek için geçerli maalesef. Eğer farklılaşmak ve önde olmak istiyorsan ilk basamak iyi bir kurumda staj yapmak olacaktır. İyi
Neden hayır diyemiyoruz? - 15/02/2022
Bazen yapmak istemediğin konularda sana talepler geldiğinde bile hayır demek gerçekten zor olabiliyor. Bazı durumlarda karşındaki insanı kırmaktan korkuyorsun. Bazı durumlarda eğer hayır dersen alacağın olumsuz tepkilerden korkuyorsun, hayır demiyor
Neden hep aynı tipteki insanlar beni buluyor? Neden hep aynı kişileri buluyoruz? - 11/02/2022
Ben neden bu döngüden çıkamıyorum? Karşı tarafın yanlış olduğunu biliyorum ama bile bile yanlışa yürüyorum. Çünkü seviyorum. Karşı tarafın bana iyi gelmeyeceğini biliyorum ama bile bile belki iyi gelir, belki düzeltiriz belki hallederiz diye ona yan
İlişkileri bitiren 8 cümle - 04/02/2022
İlişkilerde psikolojik şiddetten fiziksel şiddetten bahsediyoruz, bunların ne kadar yıkıcı olabildiğinden bahsediyoruz ama bazen farkında olmadan kullandığımız basit gibi görünen cümleler ilişkilerin dibine böyle kibrit suyu derler ya öyle zehirli b
Çocuklarda gece alt ıslatma sorununun nedenleri nelerdir? - 01/02/2022
Gece alt ıslatma sorununda en etkili tedavi nedir? Anne ve babaların bu konuda nelere dikkat etmesi gerekir? Geceleri idrar kaçırma problemi çocuklarda çok sık rastladığımız bir problemdir.
İnsanlar neden yalan söyler? - 01/02/2022
Şu yalancı dünyada yalansız yaşayan yok. Yalan senin içine doğduğun tabiatta var. Birçok canlı yalana, hileye başvurur. Mesela bebekler yalancı ağlamalarıyla annelerinin dikkatini çekmek isterler. Yetişkin olarak senin için yalan söylemenin zengin b
İçsel çatışma nedir? Ego (ben) çatışmalarımızla nasıl denge kurabilir? - 11/01/2022
Çatışmaların varlığı insanın nevrotik olduğunu göstermez. İstek, ilgi ve fikirlerimiz hayatın bir noktasında çevremizdekilerin istek, ilgi ve fikirleri ile çatışacaktır. Ayrıca çevremizdekilerle aramızda bu tür uyuşmazlıkların olması ne kadar doğals
Çocuklara cinsellik nasıl anlatılmalıdır? Ergenlere cinsellik eğitimi nasıl verilmelidir? - 11/01/2022
Çocuklarda cinsellik eğitimi çocuğun psikolojik gelişimi açısından çok önemli bir konudur. Özellikle bizim toplumumuz gibi cinselliğin tabu kabul edildiği toplumlarda cinselliği konuşmak çok ürkütücü gelebiliyor ebeveynlere ve ne zaman konuşacakları
Erteleme davranışı ve Motivasyon - 04/01/2022
Kabul edelim hepimizin motivasyona ihtiyacı var. Ders çalışırken, işte çalışırken, üretken olmak için, gezmek için bazen ev temizlemek için bile motivasyona ihtiyacımız oluyor. O olmayınca hiçbir şey yapasımız gelmiyor. Peki bu durumun üstesinden na
 Devamı